3. Uluslararası Tarım ve Gıda Etiği Kongresi Sona Erdi

3. Uluslararası Tarım ve Gıda Etiği Kongresi Sona Erdi

 

09 Kasım 2021

BD Sayı: 2021/20

Tarım ve Gıda Etiği Derneği(TARGET) tarafından 05-06 Kasım 2021 tarihlerinde çevrimiçi olarak düzenlenen 3. Uluslararası Tarım ve Gıda Etiği Kongresi başarıyla sona erdi. Nitelikli bir katılımcı kitlesi tarafından iki gün boyunca izlenen Kongre, TARGET Yönetim Kurulu ve Kongre Başkanı Prof.Dr. Cemal Taluğ’un açılış konuşmasıyla başladı. Kongre’de iki gün boyunca 67 ayrı sunum yapıldı. Sunumlar Türkçe ve İngilizce olarak yapılırken simultane tercümeleri de gerçekleştirildi. Kongre, Zoom üzerinden ve Youtube kanallarından eş zamanlı ve canlı olarak yayınlandı.

Prof.Dr. Cemal Taluğ, açılış konuşmasında, “Kovid-19 küresel salgınından daha ciddi ve korkutucu olan bir başka küresel krizi de eş zamanlı olarak yaşıyoruz. İnsan eylemleri nedeniyle oluşan ve tek tek insanları değil tüm insanlığı tehdit eden iklim krizi giderek geri dönülemez bir noktaya doğru yaklaşmakta. Bu ikiz kriz, bir taraftan bizleri olağanüstü kaygı ve korkulara sürüklerken diğer taraftan bazı gerçekleri yeniden görmemize de neden oluyor. Bize yeniden hatırlatılan bu gerçeklerin başında ise ‘tarım ve gıdanın yaşamsal önemi ve değeri’ yer alıyor” dedi.

Yaşamımızı artık bütünüyle biçimlendiren parayı veren düdüğü çalar dünyasına son vermeye, hemen şimdi, bir yerlerden başlamak zorunda olduğumuzu vurgulayan Prof.Dr. Taluğ,  “Mevcut tarım ve gıda sisteminin iyileştirilerek, güçlendirilerek, yani şu veya bu şekilde tamirattan geçirilerek, insanın, toplumun ve doğanın esenliğine uygun hale getirilme aşaması çoktan geride kalmıştır. 

Yeniden inşa bugün bir tercih değil, tarihi bir zorunluluktur. Bu yeniden inşanın iki temel üzerinde yükselmesi gerekir. (a) Tarımı özüne döndürerek doğaya saygılı bir hale getirmek ve (b) insanın onurunu ve değerlerini koruyan, toplumun çıkarını önceleyen bir yapıya kavuşturmak.

Tarımın özüne dönüşünü sağlamak için, öncelikle; doğayı insanın yararına sunulmuş bir araç olarak kabul eden, onu fethetmeye soyunan, doğanın işleyişine müdahale etmeyi, kendine hak olarak gören insan odaklı doğa anlayışı terk edilmeli, yaşam merkezli bir yeryüzü etiği benimsenmelidir.

Tarım özünden koparılmaktadır savının başlıca kanıtları olarak; genetiği değiştirilmiş organizmaları, bütün işlerin makinalara ve dijital teknolojilere devredildiği insansız bir tarıma doğru gitmekte olduğumuzu, patentlenmiş tohumları, fabrika hayvancılığını ve dikey tarımı hızlıca sıralayabiliriz” diye konuştu.

Prof.Dr. Taluğ, “FAO verileriyle dünyada üretilen gıdanın üçte birinin kayıp ve israf olması çok yönlü bir sorundur. Gıda kaybı ve israfına sadece gıdanın yok olması açısından bakmamak gerekir. Bir gıda çöpe atıldığında; onun üretiminde kullanılan her türlü emek, girdi, enerji ve finansman boşuna harcanmış oluyor. Doğal kaynaklar üzerinde gereksiz bir yük yaratılmış oluyor. Ancak, gıdanın kendisi kaybolduğunda, onun gıda zincirinin çeşitli süreç ve katmanlarında yarattığı sera gazı kaybolmuyor, ne yazık ki atmosferde kalıyor. Gıda kaybı ve israfı bu yönüyle de gelecek kuşakların hakkını gasp etmek, ‘geleceği çöpe atmak’ demektir” dedi.

Konuşmasında, “Yaşanan olağanüstü bilimsel ve teknolojik gelişmelere karşın, 21. Yüzyılın birinci çeyreği tamamlanırken, dünyadaki her dokuz insandan birinin yatağa aç olarak gitmesi, insanlığın en büyük ayıbıdır. Bu sorunu hâlâ çözememiş olmamız kurduğumuz tarım ve gıda sistemini tez elden yeniden yapılandırmak zorunda olmamızın en açık gerekçesidir” ifadelerine yer veren Prof.Dr. Taluğ,“Yasalarda yer almakla birlikte, çoğu kez yardımseverlikle bağdaştırılan gıda hakkı bir yaşama hakkıdır. Gıda hakkının yasalardan yaşama geçememesinin ana nedeni, tarım ve gıda sisteminin, dayanışma ve adil paylaşım gibi değerler karşısındaki körlüğüdür.

Hilal Elver hocanın anlatımıyla, ‘gıda hakkı; devletin yükümlülüğünde olan ve kişilere de bundan dolayı devlete hesap sorma hakkı tanıyan bir yasal mekanizmadır.’ Burada FAO’nun bir dönem sloganlaştırdığı o güzel görüşü de paylaşmak isterim: Yoksullar gıda yardımının nesnesi yâni yararlanıcısı değil, gıda hakkının öznesidir” dedi.

Mevcut tarım ve gıda sisteminin en büyük zaaflarından birisi de emeğe karşı saygısız ve insafsız oluşunun altını çizen Prof.Dr. Taluğ,  “Aile emeğine dayanan ve yaşadıkları tüm olumsuz karşın bugün hâlâ besinlerimizin yarısından çoğunu sağlayan orta ve küçük ölçekli aile çiftçiliği tarımı terk etmeye zorlanmaktadır. Küresel dev firmaların girdilerine bağımlı hale gelen aile çiftçiliğinin bu durumdan kurtarılmasını, her yönden desteklenmelerini, bu bağlamda kooperatifçiliğin geliştirilmesini ve tarımın gençler için saygın bir yaşam ve yeterli gelir sağlayan bir mesleğe dönüştürülmesini gerçekleştirmek zorundayız” diye konuştu.

Kongre’nin Açılış Konferansı EuroSafe’in önceki Başkanı Prof. Carl Walther Matthias Kaiser tarafından verildi. The Unusual Society of 2045? – A Critical Look at the Long Food Movement Report (2045’in Olağan Olmayan Toplumu? Uzun Gıda Hareketi Raporuna Kritik Bir Bakış) başlıklı konuşmasında Uzun Gıda Hareketi Raporu’nun çıktılarından söz eden Kaiser, çeşitlilik ve insan hakları temelinde tarım politikalarının gereğine; küçük üreticilere odaklanmanın ve ekolojik bütünsellik hakkının önemine dikkat çekti. Krizlerin bitmeyeceği vurgusu ile; tarım politikalarında devletler ve toplum arasında yeni bir kontrat gereğinden söz ederek, tabandan tavana yönetişim yapılarının dönüştürülmesinin ve gıda politikalarının vatandaşın katılımı ile olmasının gereğini vurguladı.

19 ayrı oturumda 67 konuşmacının sunum yaptığı Kongre’ye yurtiçinden ve yurtdışından pek çok konuşmacı katıldı. Hayvan refahı, gıda zirveleri, gıdanın geleceği, deniz ürünleri etiği, mevsimlik işçiler, tarımsal finansman, tarımsal büyüme, emperyal kapitalizme karşı çözümler, iklim değişikliği, tarım örgütleri, tarım medyası, tarımsal üretim ve pazarlama,  ormansızlaşma, tohum ve tohumculuk, salgın günlerinde gıdaya erişim, hayvan sömürüsü, et ürünleri, arı ürünleri, etik tüketim, gıda israfı ve kaybı, tarım-gıda sisteminde sürdürülebilirlik, mesleki iş etiği, gıdada bilgi kirliliği, gıdada taklit ve tağşiş ve gıda sistemleri gibi birçok konunun ele alındığı Kongre; oturum başkanlığını Prof.Dr. Cemal Taluğ’un yaptığı ve Hilal Elver, Mustafa Koç ile Bülent Şık’ın konuşmacı olarak katıldığı kapanış oturumu ile sona erdi.

Dünyada ve Türkiye’de tarım ve gıda etiği açısından yapılması gereken pek çok çalışma olduğunun gözler önüne serildiği Kongre oturumlarına “TARGET Online” ve “TARGET Online2” YouTube kanallarından ve bildiri özeti kitabına da www.targetcongress.org isimli Kongre web sayfasından ulaşılabilecektir.